Mirastan Feragat Sözleşmesi

mirastan feragat sozlesmesi

I. Mirastan Feragat Sözleşmesi Nedir?

Mirastan feragat sözleşmesi, miras bırakan ile muhtemel mirasçısı arasında yapılmaktadır. Bu muhtemel mirasçı, miras bırakanın saklı paylı mirasçısı da olabilmektedir. Mirastan feragat sözleşmesi, muhtemel mirasçının ilerideki mirasçılık sıfatından kendi rızasıyla vazgeçtiği ve miras bırakanın da vazgeçmeyi kabul ettiği bir miras sözleşmesidir.

Mirastan feragat sözleşmesi, kendine özgü bir Miras Hukuku işlemidir. Feragat eden muhtemel mirasçının, henüz miras bırakan hayattayken yaptığı bu işlem, onun ileride mirasçılık sıfatını kazanmasını engellemektedir.

Mirastan feragat sözleşmesinde ölüme bağlı tasarrufta bulunan miras bırakandır. Miras bırakan, ölümüyle hüküm doğuracak bu beyanı kabul etmektedir. Feragat eden ise sağlararası bir hukuki işlem yapmaktadır.

Türk Medeni Kanunu’nun 528’inci maddesinde; “Mirasbırakan, bir mirasçısı ile karşılıksız veya bir karşılık sağlanarak mirastan feragat sözleşmesi yapabilir. Feragat eden, mirasçılık sıfatını kaybeder. Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur.” Hükmüne yer verilerek mirastan feragat sözleşmesi düzenlenmiştir.

Mirastan feragat sözleşmesi her iki taraf için hükümler doğurmaktadır. Feragat eden, miras bırakanın ölümünde ona mirasçı olamayacaktır. Ancak mirasçılık sözleşmesi alabilecektir. Mirasçılık sözleşmesi alabiliyor olması, mirasçı olduğu anlamına gelmemektedir. Feragat edenin mirasçılık sıfatını kazanamamasına bağlı olarak miras bırakanın da tasarruf nisabı feragat edenin payı oranında genişlemektedir.

Mirastan feragat sözleşmesi asıl önemini saklı paylı mirasçılar ile yapılması durumunda göstermektedir. Çünkü saklı paylı mirasçı ancak mirastan ıskat sebeplerinin varlığı halinde miras bırakanın bir ölüme bağlı tasarrufu ile tek taraflı olarak mirasçılıktan çıkarılabilmektedir. Oysa, miras bırakan ıskat sebepleri olmadan da saklı paylı mirasçıyı mirasçılıktan çıkarmak isteyebilmektedir. Bu durumda mirastan feragat sözleşmesi yapılması gerekmektedir. Feragat eden de miras bırakanın ölümünü beklemeden, ihtiyaç duyduğu miras payına sahip olmak isteyebilmektedir. Ve ivazlı olarak sözleşme yapmak isteyebilmektedir.

II. Mirastan Feragat Sözleşmesinin Türleri

İlk olarak mirastan feragat sözleşmesi ivazlı (karşılık sağlanarak) veya ivazsız (karşılık sağlanmadan) olarak yapılabilmektedir.

İvazlı mirastan feragat sözleşmesinde muhtemel mirasçı, mirastan feragat etmesi karşılığında mirasbırakanın sağlığında bir ekonomik bir değer almaktadır. Mirasbırakan, ivaz ödeme borcu altına girmektedir. İvazın mutlaka muhtemel mirasçının miras payına denk düşmesi gerekmemektedir. İvazlı feragat sözleşmesi aksi kararlaştırılmadıkça, feragat edenin alt soyunu da olumsuz yönde etkilemektedir. Yani feragat eden ivaz karşılığı bu sözleşmeyi yapıyorsa, onun alt soyunun da gelecekte miras bırakana mirasçı olması engellenmektedir. Ancak taraflar feragat sözleşmesinde bunun aksini kararlaştırabilirler.  

İvazsız mirastan feragat sözleşmesinde mirasçı, miras bırakanın sağlığında hiçbir karşılık almadan muhtemel mirasçılık sıfatından vazgeçmektedir. Miras bırakan yalnızca karşı tarafın feragat beyanını kabul eder. Ve karşılığında herhangi bir sağlar arası borç altına girmez. Mirastan feragat sözleşmesi ivazsız olarak yapılırsa, bundan feragat edenin alt soyu etkilenmeyecektir. Ve alt soy miras bırakana saklı paylı mirasçı ise, miras bırakanın ölümünde bu saklı payını elde edebilecektir.

Mirastan feragat sözleşmesi aynı zamanda tam veya kısmi de olabilmektedir. Bu halde feragat eden, gelecekteki miras payının tamamından veya bir kısmından feragat edebilmektedir. Kanunda kısmi feragat düzenlenmemiş olsa da Yargıtay tarafından kısmi feragatin olabileceği de kabul edilmektedir. Tam feragat halinde, feragat eden miras bırakanın ölümünde mirasçılık sıfatını kazanamamaktadır. Fakat, kısmi feragat halinde, mirasın bir kısmından feragat ettiğinden, miras bırakanın ölümünde mirasçılık sıfatı kazanabilecektir.

Feragat eden, muhtemel mirasçılık sıfatından başkaları lehine feragat edebilmektedir. Aynı zamanda hiç kimseyi tayin etmeden de feragat sözleşmesini imzalayabilmektedir. Feragat eden bir veya birkaç kişi lehine feragatte bulunuyor ya da feragatin ortak mirasçılar lehine yapıldığını anlamak gerekiyor olabilir. O zaman lehine feragatte bulunulanların herhangi bir sebeple miras bırakanın ölümü anında mirasçı olamamaları halinde, feragat sözleşmesi hükümsüz kalacak ve feragat eden yine miras bırakanın mirasçısı sıfatını kazanacaktır.

Mirastan feragat sözleşmesi, bozucu şarta bağlı olarak yapılabileceği gibi geciktirici şarta bağlı olarak da yapılabilmektedir. Bu durumda da feragat sözleşmesi geciktirici şart gerçekleşinceye kadar yürürlüğe giremeyecektir. Ancak bu şart gerçekleştikten sonra yürürlüğe girip, miras bırakanın ölümünde hükümlerini doğuracaktır.

III. Mirastan Feragat Sözleşmesinin Şekli ve Ehliyet Şartları

Mirastan feragat sözleşmesi, miras bırakanın bir temsilcisiyle veya başka bir mirasçı ile yapılamamaktadır. Feragat eden herhangi bir kimse değildir. Miras bırakanın mirası ile ilgili bekleme durumunda olan kimse ancak mirastan feragat eden olabilmektedir. Feragatedenin miras bırakanla iradi mirasçılık ya da yasal mirasçılık zemininde başlayan mirasçılık bağı vardır.

Mirastan feragat sözleşmesi ölüme bağlı tasarrufların içinde yer aldığından ölüme bağlı tasarruflar için düzenlenen ehliyet hükümlerine tabidir. Miras sözleşmesi yapabilmek için;

  • Ayırt etme gücüne sahip olmak,
  • Ergin olmak,
  • Kısıtlı bulunmamak gerekir.

Feragat eden için ise genel ehliyet kuralları uygulanacaktır. Feragat eden için fiil ehliyeti ile ilgili genel kurallar uygulanır. Ayrıca yaptığı işlem kişiye sıkı suretle bağlı bir işlem olmadığından gerek rızai gerek kanuni temsilcisi vasıtasıyla da bu işlemi yapabilmektedir. Bazen iki yönlü mirastan feragat sözleşmesi söz konusu olabilir. Miras bırakan için aranan ehliyet şartları her iki taraf için de aranmaktadır.

  • Mümeyyiz küçükler yasal temsilcilerinin izniyle,
  • Kısıtlıların vesayet makamının izni ve denetim makamının onayı ile bu işlemi yapabileceklerdir. Ancak bu onayın en geç miras bırakanın ölümüne kadar verilmesi gerekmektedir.

Mirastan feragat sözleşmesinin geçerli olması için resmi vasiyetname şeklinde düzenlemesi gerekmektedir. Sözleşmenin tarafları, arzularını resmi memura aynı anda bildirmektedir. Ve düzenlenen sözleşmeyi memurun ve iki tanığın önünde imzalamaktadır.

Sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevlinin önünde yapılmalıdır. Mirastan feragat sözleşmesi resmi vasiyetnamede şekil hükümleri uyarınca iki tanığın huzurunda yapılmaktadır. İki tanığın bu irade açıklamasını duyduklarına dair sözleşmeyi imzalamalarıyla geçerli olmaktadır. Tanıklar, sözleşmenin kendi huzurlarında yapıldığını ve tarafların sözleşme yapmalarına ehil olduklarını imza atarak ifade etmektedir.

IV. Mirastan Feragat Sözleşmesinin Sona Ermesi

Türk Medeni Kanunu’nun 529’uncu maddesinde; “Mirastan feragat sözleşmesi belli bir kişi lehine yapılmış olup bu kişinin herhangi bir sebeple mirasçı olamaması hâlinde, feragat hükümden düşer. Mirastan feragat sözleşmesi belli bir kişi lehine yapılmamışsa, en yakın ortak kökün altsoyu lehine yapılmış sayılır ve bunların herhangi bir sebeple mirasçı olamaması hâlinde, feragat yine hükümden düşer.“ hükmüne yer verilmiştir.

Mirastan feragat sözleşmesinde feragat edenin miras bırakandan önce ölmesi, sözleşmeyi hükümsüz kılmamaktadır. Evli çiftler arasında yapılan feragat sözleşmesi de diğer miras sözleşmelerinde olduğu üzere boşanmayla sona ermektedir.

Ayrıca iki taraf da hayattayken yapılan yeni bir sözleşme ile sona erdirilmesi de mümkündür. Hatta feragat sözleşmesinde miras bırakanın sözleşmeden dönme hakkı dahi saklı tutulabilmektedir. Bu şekilde sözleşmeden tek taraflı olarak dönmenin yolu açılabilmektedir. Her iki taraf da hayattayken, feragat edenin tek taraflı olarak sözleşmeden dönme hakkı ise ancak miras bırakanın sözleşmeyle yüklendiği ivaz borcunu yerine getirmemesi halinde söz konusu olmaktadır.

Ölüme bağlı tasarruflar için geçerli olan hükümsüzlük halleri mirastan feragat sözleşmesi için de geçerlidir. İrade sakatlıklarından birinin bulunması halinde, feragat sözleşmesi iptal edilebilecektir. İrade sakatlıkları gibi, gabin halinde de feragat sözleşmesinin iptal edilebileceği kabul edilmektedir. Hukuka ve ahlaka aykırılık durumları Kanun’da açıkça belirtildiği üzere iptal sebebidir. Feragat sözleşmesinde kesin hükümsüzlük hali ise muvazaadır.

Miras sözleşmesi gereğince sağlar arası edimleri isteme hakkı bulunan taraf, bu edimlerin sözleşmeye uygun olarak yerine getirilmemesi ve güvenceye bağlanmaması halinde borçlar hukuku kuralları uyarınca sözleşmeden dönebilmektedir. Feragat edenin ivazlı feragat sözleşmesinden dönmesinin temel şartı miras bırakanın ivazı ifa etmemesidir. Bu yükümlülüğe uymaması halinde, feragat eden, feragat sözleşmesinden dönebilecektir.

Feragat edenin ivazının verilmemesi durumunda miras bırakana sözleşmeden dönme beyanını ulaştırması gerekmektedir. Ayrıca feragat edenin miras bırakana bir mehil tanıması da gerekmektedir. Feragat eden, saklı paylı mirasçıların tenkis talebine maruz kalması halinde ivazı kısmen veya saklı pay oranını karşılayacak oranda geri vermek yerine, tamamen geri vererek adeta sözleşmeden tek taraflı olarak dönme hakkına da sahiptir. Böylece miras bırakanın ölümünden sonra, feragat edene, mirasçı olma hakkı tanınmaktadır.

Miras sözleşmesiyle atanan veya kendisine belirli mal bırakılan kişinin, miras bırakana karşı miras sözleşmesinin yapılmasından sonra mirasçılıktan çıkarma sebebi oluşturan davranışta bulunduğu ortaya çıkaabilmektedir. Bu durumda miras bırakan, miras sözleşmesini tek taraflı olarak ortadan kaldırabilmektedir.

V. Mirastan Feragat Sözleşmesinin Iskat ve Mirasın Reddinden Farkı

Mirastan feragat sözleşmeyle, ıskat ise tek taraflı beyanla yapılmaktadır. Iskat sadece saklı paylı mirasçıya karşı tek taraflı irade beyanıyla yapılmaktadır. Mirastan feragat ise rızai olarak yapılmaktadır. Iskat sebeplerinin gerçekleşmesi halinde, miras bırakan karşı tarafın rızasını veya onayını almadan, tek taraflı bir işlemle muhtemel mirasçının mirasçılık sıfatını kazanmasını engelleyebilmektedir. Bunu da vasiyetname şekillerinden birine uyarak yapması gerekmektedir. Bunun dışında mirastan feragat sözleşmesi ivazlı da olabilmesine rağmen ıskat asla ivazlı olamamaktadır.

Mirası red ile mirastan feragat arasındaki en önemli fark ise reddin miras bırakanın ölümünden sonra belirli bir süre içerisinde yapılmasıdır. Fakat feragat ise her iki taraf da hayattayken yapılmaktadır. Red tek taraflı bir hukuki işlem, feragat ise bir sözleşme ile yapılmaktadır. Reddin ıskat gibi alt soya etki etmemesi, ivazlı feragatin ise alt soyu da etkilemesi bakımından da birbirlerinden ayrılmaktadır.

VI. Miras Bırakanın Alacaklılarının Durumu

Türk Medeni Kanunu’nun 530’uncu maddesinde; “Mirasın açılması anında tereke, borçları karşılayamıyorsa ve borçlar mirasçılar tarafından da ödenmiyorsa, feragat eden ve mirasçıları, alacaklılara karşı feragat için ölümünden önceki beş yıl içinde mirasbırakandan almış oldukları karşılıktan, mirasın açılması anındaki zenginleşmeleri tutarında sorumludurlar.” Hükmüne yer verilmiştir.

Mirastan feragatte, feragat edenin tereke borçlarından sorumluluğu kural olarak bulunmamaktadır. Fakat kanun koyucu buna bir istisna getirerek, belirli şartlar altında alacaklılara karşı sorumlu olmasını düzenlemektedir. Feragat kısmi ise halen miras bırakanın mirasçısı konumunda olduğundan borçlardan diğerleriyle birlikte sorumlu olacaktır.

Alacaklıların feragat edene başvurması için, feragat sözleşmesinin miras bırakanın alacaklılarını zarara uğratma kastıyla yapılması gerekmemektedir. İvazlı feragat halinde, feragat edenin miras bırakanın alacaklılarına karşı sorumlu olabilmesi için bazı şartların gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bu şartlar;

  • Terekenin aktifinin pasifinden az olması,
  • Tereke alacaklılarının alacaklarını mirasçılardan tahsil edememiş olmaları,
  • İvazlı feragatin miras bırakanın ölümünden önceki beş yıl içinde gerçekleşmiş olması gerekmektedir.

VII. Saklı Paylı Mirasçıların Tenkis Davası Açma Hakkı

Türk Medeni Kanunu’nun 573’üncü maddesinde; “Miras bırakan, mirastan feragat eden mirasçıya, terekenin tasarruf edilebilir kısmını aşan edimlerde bulunmuşsa; diğer mirasçılar bunun tenkisini isteyebilirler. Bu durumda, mirastan feragat edenin sadece saklı payını aşan miktar tenkise tabi olur. Edimlerin değerlerinin mahsubu, mirasta denkleştirme kurallarına göre yapılır.” hükmünü içermektedir.

Bazı ivazlı feragat sözleşmelerinde, feragat edene verilen ivaz diğer saklı paylı mirasçıların saklı paylarına tecavüz teşkil edebilmektedir. Miras bırakan, malvarlığında tasarruf yetkisinden daha fazlasını kullanmaktadır. Ve saklı paylı mirasçılarını bu bağlamda mağdur etmiş sayılmaktadır. Medeni Kanun çeşitli maddelerde saklı paylı mirasçılara tenkis davası açma hakkı vermiştir.

Feragat sözleşmesinin ivazın verilme tarihinin önemi yoktur. Önemli olan, miras bırakanın hayattayken yaptığı ivazlı mirastan feragat sözleşmesiyle diğer mirasçıların saklı paylarına tecavüz etmesidir.  Saklı paylı mirasçılar, bu paylarını geri alabilmek için feragat edenden ancak, onun saklı payını aşan miktarın geri verilmesini talep edebilmektedir. Eğer feragat eden saklı paylı mirasçının aldığı ivaz onun saklı payından az ise, feragat edenin sorumluluğuna gidilmemektedir. Feragat edenin saklı paylı olmadığı durumlarda ise saklı paylı mirasçılar saklı paylarının tecavüze uğradığı oranı feragat edenden alabilirler.

Saklı paylı mirasçıların tenkis taleplerine maruz kalan feragat edene seçimlik bir hak tanınmıştır. Buna göre, feragat eden tenkis sebebiyle, terekeye bir malı veya diğer bir değeri geri vermekle yükümlü olursa;

  • Tenkise tabi değeri verebilir.
  • Aldığının tamamını terekeye geri vererek mirastan feragat etmemiş gibi paylaşmaya katılabilir.

VIII. Mirastan Feragat Sözleşmesinin İptali

Mirastan feragat sözleşmesinin iptal sebepleri;

  • Miras bırakanın ehliyetsizliği,
  • Şekil noksanlığı,
  • İrade sakatlıkları,
  • Hukuka ve ahlaka aykırılıktır.

Miras bırakan, ehliyetsizliği sebebiyle sözleşmenin iptal edilmesini talep edebilmektedir. Miras bırakanın ölümünden sonra da feragat sözleşmesiyle zarar gören her ilgili süresi içinde iptal davası açabilirler.

Şekil şartlarından birine aykırılık halinde mirastan feragat sözleşmesi iptal edilebilmektedir. Mirastan feragat sözleşmesi feragat eden açısından sağlar arası bir işlem sayılmaktadır. Bu nedenle onun irade sakatlığı sebebiyle iptal hakkı vardır. Feragat eden bakımından irade sakatlıkları sebebiyle iptal edilebilirlik sağlararası bir hukuki işlem olduğundan farklı bir rejime tabidir.

Ölüme bağlı tasarrufu iptal ettirmek için iptal davası açmak gerekmektedir. Bu davayı tasarrufun iptal edilmesinde menfaati bulunan mirasçı veya vasiyet alacaklısı açabilmektedir. Miras bırakanın veya mirasçıların alacaklıları veya borçluları iptal davası açma hakkına sahip değildir. İptal davası, mirastan feragat sözleşmesinde feragat eden aleyhine açılması gerekmektedir.

İlgili kişilerin miras bırakan öldükten sonra ancak iptal sebebini öğrenmelerinin üzerinden bir yıl geçmediyse iptal davası açma hakları vardır. Mirasçı veya vasiyet alacaklıları, feragat edene karşı iptal davasını ancak miras bırakanın ölümünden sonra ve iptal sebebini öğrenmelerinden itibaren bir yıl içerisinde açabilirler. Bu bir yıllık süre hak düşürücü süredir dolayısıyla kesilmesi söz konusu olmaz. Diğer iptal sebeplerinden farklı olarak, miras bırakan sağlığında irade sakatlığı sebebiyle tasarrufunu iptal etmiş olabilir. Bu işlem geçerlilik kazanır ve artık iptal edilemez.

İrade sakatlıkları hali hariç olmak üzere diğer iptal sebeplerinin varlığı halinde, ilgililer mirasın geçmesi tarihinden itibaren iyi niyetli davalılara karşı on yıl ve iyi niyetli olmayan davalılara karşı yirmi yıl içinde iptal davasını açabileceklerdir.

İptal davası, miras bırakanın son ikametgahı mahkemesinde açılmaktadır. İptal davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Hakim tarafından iptal kararının verilmesi ile tasarruf yapıldığı andan beri geriye etkili olarak hükümsüz hale gelmektedir.

Avukat Ece Deniz Vardar

İletişim

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawfirm.com

whatsApp →

Ece Deniz Vardar hukukun bir çok alanında müvekkillerine profesyonel avukatlık hizmeti sunmaktadır. BAL Avukatlık Bürosu'nun geniş çaplı hukuk hizmetlerinde aktif rol almaktadır.