Mirasçılıktan Çıkarma – Iskat

mirasciliktan cikarma iskat

Mirasçılıktan çıkarma, mirasbarakanın saklı pay sahibi bir mirasçısnın saklı payını kanunda sınırlı sayıda belirtilen çıkarma sebeplerine dayanarak, ölüme bağlı bir tasarrufla ve gerekli şekil şartlarına da uymak suretiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırmasıdır.

Mirasçılıktan çıkarma sadece saklı paylı mirasçılar için öngörülmüştür. Saklı paylı mirasçılar mirasbırakanın altsoyu, anne ve babası(mirasbırakanın altsoyunda mirasçı yok ise) ve sağ kalan eşttir.

Mirasçılıktan çıkarma kanunumuzda cezai mirasçılıktan çıkarma ve koruyucu mirasçılıktan çıkarma olmak üzere iki farklı şekilde öngürülmüştür.

I. Cezai Mirasçılıktan Çıkarma

Türk Medeni Kanunu’nun 510 ve 512’nci maddelerinde düzenlenen cezai mirasçılıktan çıkarma iki nedene dayanmaktadır. İlki saklı paylı mirasçının mirasbırakana ve yakınlarına aağır bir suç işlmesi, diğeri saklı paylıu mirasçının mirasbırakana ve onun aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan sorumluluklarını önemli bir şekilde yerine getirmemesi.

1. Saklı Paylı Mirasçının Mirasçılıktan Çıkarılma Sebepleri

A.  Mirasçının Mirasbırakana veya Mirasbırakanın Yakınlarından Birine Karşı Ağır Bir Suç İşlemesi

Medeni Kanun’un 510’uncu maddesinin birinci bendinde saklı paylı mirasçının mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi halinde mirasbırakanın bu kişiyi mirasçılıktan çıkarabileceği hükme bağlanmıştır. Bu madde hükmünde kullanılan “ağır suç” kavramı ceza hukuku anlamında kullanılmamıştır. Çünkü ceza kanunumuzda ağır suç kavramına yer verilmemiştir. Bu maddede kullanılan ağır suç kavramının mirastan çıkarılan kişinin davranışlarının aile bağlarını koparacak nitelikte olması gerektiği vce fiilen de koparmış olması anlaşılmaktadır. Burada mirasçının aile bağlarını hangi ölçüde ihlal ettiği göz önünde tutulur. Buna subjektif unusr denir. Örneğin oğlun, babasının hesabından bilinçli bir şekilde planlı olarak çok yüksek bir miktar para çekmesi ve bunu harcaması mirasçılıktan çıkarma nedeni olarak kabul edilebilir.

Fiilin aile bağlarını koparacak nitelikte oluıp olmadığını hakim takdir yetkisini kullanarak belirler. Subjektif unsur gerçekleşmişse objektif unsurun varlığına rağmen kişi hakkında bir şikayet yapılmamış veya ceza davası açılmamış olsa bile bu subjektif unsurun varlığını etkilemez. Yani mirasçılıktan çıkarma nedeninin mevcut olduğu kabul edilmektedir. Örneğin kişinin babasını defalarca sakat bırakacak şekilde dövmesi fakata babasının şikayetçi olmaması halinde subjektif unsur gerçekleştiği için baba oğlunu mirasçılıktan çıkarabilir.

Buna karşılık objektif unsur gerçekleşmesine rağmen, gerçekleştirilen fiil aile bağlarını aile bağlarını koparmamamışsa subjektif unsur gerçekleşmediği için mirasçıktan çıkarma yapılamaz. Bununla birlikte meşru müdafanın varlığı halinde de miraçılıktan çıkarma sebebi gerçeklememiştir. İşlenen suç şahıs varlığına karşı işlenebileceği gibi malvarlığına karşı da işlenmiş olabilir.

Mirasçılıktan çıkarma için mirasbıarakın işlediği suç hakkında;

  • Mahkeme kararının alınmamış olması,
  • Fiilin Ceza Kanunu açısından kovuşturulmamamış olması,
  • Zamanaşımından yararlanılmış olması,
  • Affedilmiş olması, mirasçılıktan çıkarılmayı engellemez.

Kanunda suçun mirasbıarakan ve mirasbırakanın yakınlarına karşı işlenmiş olması şartı aranmaktadır. Ancak yakınlar kavramı net olarak açıklanmamıştır. Yakınlık kavramı her somu olaya göre ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Burada önemli olan mirasbırakanın sevincini ve üzüntüsünü paylaşacak derecede yakın olmasıdır. Bu kişi kan ve kayın kısımları, eş olabileceği gibi, nişanlı ve arkadaşlar da olabilir.

B. Mirasçının Mirasbırakana veya Mirasbırakanın Ailesi Üyelerine Karşı Aile Hukukundan Doğan Yükümlülüklerini Önemli Ölçüde Yerine Getirmemesi

Kişinin aile üyelerine karşı yükümlülüklerini yerine getirmemesi, her ailenin alışkanlıkları ve görev ve sorumluluklarına göre somut olarak değerlendirilir. Önemli ölçü kavramı somut olaya göre hakimin takdir yetkisindedir. Örnek olarak nafaka yükümlülüklerinin yerine getiriilmemesi, eşler ararsında sadakat yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, ana baba ve çocuk ararsındaki hak ve yükümlülük ihlali verilebilir.

Yukarıda bahsedilen mirasçılıktan çıkarma sebebinde fiilin mirasbırakanın “yakınlarına” karşı işlenme şartı aranmışken bu çıkarma sebebinde yükümlülüklerin “aile üyelerine” karşı gerçekleşmesi gerekmektedir.

2. Mirasçılıktan Çıkarmada Şekil

Mirasçılıktan çıkarma ölüme bağlı bir tasarrufla yapılmalıdır. Ölüme bağlı tasarruf şeklinde olmayan yazılı bir açıklama mirasçılıktan çıkarma için yeterli değildir. Bununla birlikte Bununla birlikte sözlü olarak yapılan açıklama da yeterli değildir. Ölüme bağlı tasarruf ise kural olarak vasiyet şekillerinden biri ile olur. Vasiyetname mirasbırakanın tek taraflı olarak ölümünden sonrası için kendi mal varlığı üzerinde tasarrufta bulunmasıdır.

Mirasbırakan mirasçılıktan çıkarmayı içeren vasiyetnameyi daha sonra yapacağı ölüme bağlı tasarrufla her zaman geri alabilir. Mirasbırakanın mirasçılıktan çıkaramaya ilişkin ölüme bağlı tasarrufundan sonra fiili olarak mirasçısını affetmesi, bu ölüme bağlı tasarrufu etkiler. Kanunda bu hususla ilgili açık bir düzenleme olmamakla beraber burada somut olaya göre bir değerlendirme yapılmaktadır. Örneğin söz konusu çıkarma koşullarının gerçekleşmesinden sonra ailevi ilişkilerin yeniden kurulması ve mirasbırakanın affetmesi durumunda, mirasçı söz konusu mirastan çıkarma işlemine itiraz edebilir. Çünkü kanunda öngörülen sebebin varlığı mirasbırakanın ölüm anına göre belirlenir. Affetme durumunda ölüm anında ortada bir çıkarma sebebi olmayacaktır. Ortada sebep yokluğu nedeniyle mirasçı tenkis davası açabilecektir. Tenkis davası açarak mirasçı saklı payını alabilecektir.

3. Cezai Mirasçılıktan Çıkarmanın Sonuçları

Mirasçılıktan çıkarılan kişi saklı payının tamamı bakımından mirasçılıktan çıkarılmışsa terekeden hiçbir şey talep edemez. Anacak mirasçılıktan çıkarılan kişinin saklı paya sahip bir altsoyu varsa, altsoy mirasçı çıkarılan mirasçının yerine halefiyet yolu ile geçer. Örneğin mirasbırakan öldüğünde oğlu ve torunu hayattaysa ve oğul, başka biriyle yaşadığı ve karısına ve çocuklarına bakmadığı için mirasçılıktan çıkarılmışsa, torun mirasbırakanın saklı paylı mirasçısı olur.

Mirasçılıktan çıkarma kural olarak saklı payın tamamı için yapılmaktadır. Ancak istisnai olarak kısmi çıkarma da yapılabilmektedir. Bu durumda saklı pay kısmen korunmuş, diğer ksıım üzerinde vasiyetname veya mirasçı atama yolu ile tasarruf elde edilmiş olacaktır.

4. Mirasçılıktan Çıkarmayı Öngören Ölüme Bağlı Tasarrufun İptali veya Tenkisi

Mirasçılıktan çıkarılan kişi yapılan tasarrufa itiraz eder ve bunun üzerinde yapılan tasarrufun iptalini veya tenkisini talep edebilir.

İlk olarak mirasbırakan herhangi bir sebep göstermeden mirasçılıktan çıkarma tasarrufunda bulunmuşsa mirasçı tenkis davası açabilir. Çünkü 512’nci maddeye göre mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçı kendisinin çıkarılmasından yararlanan kişilere karşı tenkis davasını açabilmektedir. Eğer mirasçılıktan çıkarma haksız olarak yapılmışsa saklı pay ihlal edilmiş olur.

Mirasbırakan çıkarmada sebep göstermişse mirasçılıktan çıkarılan kişi bu sebebe itiraz edebilmektedir. Mirasçılktan çıkarmadan yararlanan kişi ise sebebin yeterli olduğunu ispatla yükümlüdür.

Misraçılıktan çıkarma sebebinde mirasçının kusurunun karşısında mirabırakanın kusuru daha ağır ise söz konusu ölüme bağlı tasarruf geçersizdir. Kusur eşit ise tasarruf yine geçersiz olur.

Mirasbırakanın çıkarma sebebi göstermesi fakat yanılması halinde saklı paylı mirasçı iptal davası açabilmektedir. Bu durumda ölüme bağlı tasarruf geçersiz hale gelir. Yapılan ölüme bağlı tasarrufta şekil noksanlığı varsa, mirasbırakan ehliyetsiz ise irade sakatlığı, hukuka ve ahlaka aykırılık halleri varsa bu durumda mirasçı ölüme bağlı tasarrufu iptal ettirebilmektedir. Böylece sadece saklı payını değil, yasal miras payının tamamını alır. İptal davası sadece bu miraçılıktan çıkarmadan yararlanan mirasçıya karşı değil, bütün mirasçılara karşı açılabilmektedir.

II. Koruyucu Mirasçılıktan Çıkarma

Hukukumuzda ödeme güçsüzlüğü nedeniyle borçlarını ödemekten aciz olan altsoyun korunması amacıyla koruyucu mirasçılıktan çıkarılma müessesesi öngörülmüştür. Ancak koruyucu mirasçılıktan çıkarma sadece birinci zümre için öngörülmüştür. Yani sadece mirasbırakanın altsoyu için koruyucu mirasçıkltan çıkarma geçerlidir. Eş için veya ikinci zümredeki ana baba için koruyucu mirasçılıktan çıkarma mümkün değildir.

Koruyucu mirasçılıktan çıkarma için aşağıdaki şartların varlığı gereklidir.

  • Koruyucu mirasçılıktan çıkarma sadece mirasçının altsoyu varsa mümkündür.
  • Mirasçının elinde, mirasbırakanın ölüm anında borç ödeyemeyecek durumda olduğunu gösteren bir aciz vesikası bulunması gerekmektedir.
  • Mirasbırakan mirasçısını yalnızca yalnızca saklı payının 1/2’si için mirasçılıktan uzaklaştırabilmektedir. Mirasçının saklı payından tamamen uzaklaştırılması mümkün değildir.
  • Mirasbırakan, saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkardığı takdirde ona ait saklı payını mutlaka onun doğmuş veya doğacak altsoyuna ölüme bağlı bir tasarrufla bırakmalıdır. Doğmuş çocuk mirasbırakanın ölümü anında hayatta olan çocuktur. Doğacak çocuk ise mirasbırakanın ölümü anında ana rahmine düşmüş olan çocuktur.

Koruyucu çıkarmada da cezai çıkarmaya ilişkin şekil ve içerik hükümleri uygulanır. Ölüme bağlı bir tasarrufla yani vasiyetname ile veya miras sözleşmesi ile yapılmaktadır. Aynı zamanda bu tasarrufta çıkarma sebebi açıkça gösterilmektedir.

Mirasbırakanın ölümünde aciz vesikasının hükmü ortadan kalkmışsa veya bu belgenin kapsadığı borç miktarı, mirasçılıktan çıkarılanın miras payının yarısını aşmıyorsa, mirasçıklıktan çıkarılan kişi mirasçılıktan çıkarılmanın iptalini isteyebilmektedir. Bu iptali sadece mirasçılıktan çıkarılan mirasçı isteyebilmektedir. Mirasçının alacaklılarının böyle bir hakkı yoktur.

Bu yöntemle mirasçılıktan çıkarılan mirasçının saklı payının yarısı oranında terekede hak sahibi olmaya devam eder. Aynı zamanda mirasçı sıfatı ile sorumluluğu da devam eder. Ayrıca tenkis davası açma hakkı da saklıdır.

Koruyucu mirasçılıktan çıkarmada da şekil eksikliği, vasiyetçinin ehliyetsizliği, irade sakatlığı sebeplerinden birinin varlığı halinde ölüme bağlı tasarruf iptal edilebilmektedir.

2. Koruyucu Mirasçılıktan Çıkarmanın İptali ve Tenkisi

A. İptal Davası

Koruyucu mirasçılıktan çıkarmanaın iptali davası açılabilmesi bazı şartların bulunması gerekmektedir. Bunlar;

  • Mirasçılıktan çıkarma için tasarrufta bulunan mirasbırakanın tasarruf yetkisinin bulunmaması,
  • Tasarruf yapılırken irade sakatlığı bulunması,
  • Yapılan ölüme bağlı tasarrufta hukuka ve ahlaka aykırılık bulunması,
  • Yapılan ölüme bağlı tasarrufta şekil eksikliği bulunması.

İptal davasında davacı tasarrufun iptalinden yararlanan mirasçı veya vasiyet alacaklısıdır. Davalı taraf ise tasarruftan yararlanan mirasçı veya vasiyet alacaklısıdır.

Koruyucu mirasçılıktan çıkarmanaın iptali davasında ispat yükü davacıdadır. Davacı, mirasçılıktan çıkarma sebebinin olmadığını ispat etmelidir. Dava sonucunda ise netice olarak davacı miras payını talep eder.

B. Tenkis Davası

Koruyucu mirasçılıktan çıkarma işlemnine karşı tenkis davası açılabilmesi gereken şartlar şunlardır:

  • Mirasbırakanın ölümnünde borç ödemeden aciz belgesinin bulunmaması,
  • Miras açıldığı zaman aciz belgesnin kapsadığı borç tutarının mirasçılıktan çıkarılanın miras payının yarısını aşmaması,
  • Mirasçılıktan çıkarılanınn altsoyununa saklı payın yarısının bırakılması.

Koruyucu mirasçılıktan çıkarmanın tenkisi davasını açabilecek olan kişiler saklı payı ihlal edilen mirasçı veya mirasçının alacaklısı veya iflas masasıdır. Davalı taraf ise tasarruftan yararlanan mirasçı veya vasiyet alacaklısıdır. İspat yükü ise davacı taraftadır. Davacı saklı paynın ihlal edildiğini ispatlamalıdır. Netice olarak tenkis davasında davacı davayı kaznması halinde saklı payını talep eder.

III. Yetkili ve Görevli Mahkeme

Mirasçılıktan çıkarmanın iptali ve tenkisi davalarında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise, mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir.

Gökçe Aral

İletişim

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawfirm.com

whatsApp →

Gökçe Aral tarafından hazırlanan hukuki makaleler ve haberler hakkında detaylı bilgi edinin.