Rotterdam Kurallarına Göre Taşıyanın Sorumluluğu

I. Rotterdam Kuralları Nedir?

Rotterdam Kuralları, Kısmen veya Tamamen Deniz Yoluyla Eşyanın Milletlerarası Taşınması Sözleşmelerine İlişkin Birleşmiş Milletler Sözleşmesidir. 23 Eylül 2009 Tarihinde Rotterdam şehrinde resmen imzaya açılmıştır. Türkiye, Rotterdam Kurallarına taraf değildir.

Rotterdam kuralları ile deniz ticaretinde taşıma hukukuna ilişkin yeknesak kurallar getirilmesi amaçlanmaktadır. 96 maddeden oluşmaktadır. Özellikle taşıyanın zıya, hasar veya teslimde gecikme sorumluluğuna ilişkin hükümler bulunmaktadır.

Rotterdam Kurallarında elektronik ticaret alanında da hükümler bulunmaktadır. Tarafların elektronik taşıma kaydı kullanmalarına izin vermektedir. Uyuşmazlığa Rotterdam Kurallarının uygulanması için;

  • Deniz yolu ile taşımanın mevcut olması gerekmektedir.
  • Eşyanın teslim alındığı liman ile teslim edileceği liman iki ayrı ülkede olmalıdır.
  • Teslim yeri, yükleme limanı, teslim yeri ve boşaltma limanından herhangi birinin taraf bir devlette bulunması gerekmektedir.
  • Deniz yolu ile taşınanın eşya olması gerekmektedir.
  • Taşıma senedinin var olması gerekmektedir.

Elektronik taşıma kaydı, taşıma sözleşmesi kapsamında taşıyanın veya ifa edenin eşyayı teslim aldığını ispat eden bir kayıttır. Taşıma senedi olarak elektronik taşıma kaydı da düzenlenebilmektedir. Elektronik taşıma kaydı Rotterdam Kurallarında; “Taşıma sözleşmesi kapsamında taşıyan tarafından elektronik iletişim aracılığıyla oluşturulmuş bir ya da birden çok mesaj içerisindeki, elektronik taşıma kaydının taşıyan tarafından düzenlendiği anda veya düzenlenmesini takiben kendisine eklenen veya diğer bir şekilde ilişkilendirilme yoluyla elektronik taşıma kaydının bir parçası hâline gelen, elektronik taşıma kaydı ile uygun şekilde bağdaştırılabilen bilgiyi de içeren: (a) Taşıyanın veya ifa edenin taşıma sözleşmesi kapsamında eşyayı teslim aldığını ispat eden ve (b) Taşıma sözleşmesini ispat eden veya içeren, bilgidir.” şeklinde tanımlanmıştır.

Konvansiyonun uygulanacağı taşıma sözleşmelerinde, Rotterdam Kurallarında yer alan hükümlerin aksine kararlaştırılan şartlar geçersiz sayılacaktır. Bu sebeple Rotterdam Kurallarında aksi düzenlenmedikçe, taşıma sözleşmesinde taşıyanın veya denizde ifa edenin borçlarını doğrudan ya da dolaylı olarak kaldıran ya da sınırlandıran şartlar geçersizdir.

II. Taşıyanın Sorumluluğunu Düzenleyen Diğer Uluslararası Belgeler

1. Lahey-Visby Kuralları

Deniz taşımacılığında taşıyanın sorumluluğunun sınırlandırılmasına ilişkin yeknesaklığı sağlamak için yapılan ilk uluslararası antlaşma, Lahey Kurallarıdır. 1924 yılında düzenlenmiştir. Lahey Kuralları, Türkiyede 04.01.1956 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye ayrıca konvansiyonun temel prensiplerini Türk Ticaret Kanununa da uyarlamıştır.

Lahey Kuralları, taşıyanların konişmentolara çok sayıda keyfi sorumsuzluk kayıtları koyarak eşya sahiplerinin haklarını ihlal etmelerine engel olmak ve taşıyanlar ile taşıtanlar arasında menfaat dengesini kurmak amacıyla yapılmıştır. Bu kurallar, sadece konişmentolu taşımalara uygulanmaktadır.

Lahey Kurallarının 19-23 Şubat 1968 tarihinde Brüksel’de yapılan konferansta Visby Protokolü ile bazı maddeleri değiştirilmiştir. Visby Protokolü ile getirilen en önemli değişiklik, konişmentonun iyiniyetli bir
üçüncü kişinin elinde bulunması halinde, taşıyanın buradaki bilgilerin doğru olmadığını iddia
etmesinin yasaklanmasıdır. Ayrıca eşya taşınmasında konteyner, palet veya benzer bir cihaz kullanıldıysa, taraf iradeleri ile konişmentoda içeriğinin belirtilmiş olması şartıyla, her konteyner veya içindeki her bir ambalaj bir koli veya parça olarak değerlendirileceğine de hükmedilmiştir.

Bunların yanı sıra Visby Protokolü ile navlun sözleşmesine konu olan malların ziyaa veya hasara uğraması durumunda, zararın tazmini için taşıyana karşı açılacak her türlü davada, bu davanın sözleşmeye dayanıp dayanmadığının bir önemi olmaksızın, taşıyanın sorumluluğunu sınırlayan hükümlerin geçerli olduğu kabul edilmektedir. Visby Protokolüne Türkiye taraf olmamıştır. Lahey/Visby Kuralları; kusursuz, yanında taşıyanın muhtemel kusursuzluğuna dair bir liste halleri kapsamaktadır.

Lahey-Visby Kurallarında taşıyan, yolculuğun öncesi ve başlangıcında gemiyi denize, yola ve yüke elverişli hale getirmek için makul özeni göstermekle yükümlüdür. Taşıyan, bu yükümlülüğünü yerine getirmezse meydana gelen zıya veya hasardan sorumludur. Ayrıca taşıyan, geminin elverişsizliğinden dolayı kusursuz sorumlu olarak sayılmamaktadır. Çünkü gemiyi elverişli hale getirmek için özen göstermekle yükümlüdür. Bununla beraber ispat yükü ise taşıyandadır.

Taşıyan taşınan eşyayı;

  • Uygun ve özenli bir şekilde yüklemeli,
  • Elden geçirmeli,
  • İstiflemeli,
  • Taşımalı,
  • Korumalı,
  • Gözetmeli,
  • Boşaltmalıdır.

Lahey-Visby Kurallarında taşıyanın sorumluluktan kurtulması, yolculuk esnasında ortaya çıkan geminin elverişsizliği ve geminin seyir ve idaresindeki kusurlardan kaynaklanabilmektedir.

2. Hamburg Kuralları

Hamburg Kuralları, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 15 Aralık 1976 tarihinde onayladığı konvansiyondur. Kurallar, taşıyanın deniz yolu ile bir limandan diğerine eşya taşımayı taahhüt
ettiği her sözleşme hakkında uygulanmaktadır. Konişmentonun varlığı zorunlu değildir.

Taşıyan, Hamburg Kurallarında sözleşme ile sadece taşımayı değil, taşımak üzere teslim aldığı eşyayı iyi halde koruma ve süresinde varma limanında teslim etmeyi de taahhüt etmektedir. Eşyanın zıyaa, hasara uğraması veya geç teslim edilmesinden ileri gelen zarardan sorumludur. Taşıtanların da menfaatleri göz önüne alınarak düzenlenmiştir. Taşıyanı kusursuz bir sorumluluk rejimine bağlamaktır.

Taşıyanın;

  • Geminin denize, yola ve yüke elverişli halde bulunmasını sağlamak,
  • Eşyanın yükletilmesi, istifi,
  • Taşınması,
  • Elden geçirilmesi,
  • Boşaltılması yükümlülükleri mevcuttur.

Hamburg Kuralları, taşıyanın sorumluluğunu eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı andan teslim edildiği ana kadar genişletmektedir. Taşıyanın şahsi kusurundan kaynaklanmayan yangından ve kendi adamları
ile görevlilerinin teknik kusurundan sorumsuzluğu kaldırılmıştır. Sorumluluğundan kurtulmak isteyen taşıyan, zarara sebebiyet veren olay ve sonuçlarını önlemek için alınması makul ve beklenebilecek tedbirleri almış olduğunu ispatlamakla yükümlüdür. Türkiye, Hamburg Kurallarına taraf değildir.

III. Taşıyanın Uluslararası Sorumluluğu

1. Taşıyanın Sorumluluğunun Süresi

Rotterdam kuralları ile taşıyanın eşya ile ilgili sorumluluğunun süresi, taşıyanın veya ifa edenin eşyayı teslim alması ile başlamaktadır. Ve eşyanın teslim edilmesiyle sona ermektedir.

Taşıyanın sorumluluk süresi, kendisine veya yükün teslim alması yükümlülüğünü üstlenmiş ifa eden kişinin zilyetliğine geçmesi ile başlamaktadır. Ve teslim alacak tarafın da zilyetliğine geçmesi ile sona ermektedir. Burada yükün hükmen değil fiilen teslim ve tesellümü söz konusudur. Taşımanın kapıdan kapıya nitelikli olması durumunda taşıyan kapıya kadar teslime kadar sorumludur ve sorumluluğu daha geniştir.

Taşıyanın sorumluluk süresinin belirlenmesi amacıyla taraflar, eşyayı teslim alma ve teslim etme zamanı ve yeri konusunda anlaşabilmektedir. Ancak taşıma sözleşmesindeki yüklemenin başlamasını takip eden zamandan sonra eşyanın teslim alındığına veya taşıma sözleşmesi uyarınca başlatmanın tamamlanmasından önceki bir zamanda eşyanın teslim edildiğine yönelik şartlar hükümsüzdür.

2. Taşıyanın Yükümlülükleri

Rotterdam Kurallarında taşıma sözleşmesine uygun olarak taşıyan eşyayı taşımalı ve gönderilene teslim etmelidir. Yükü taşımak ve gönderilene teslim etmek taşıyanın asli borçlarıdır. Ayrıca taşıyanın;

  • Gemiyi denize, yola ve yüke elverişli halde bulundurma,
  • Yolculuğun her aşamasında gemiyi gereği gibi donatma,
  • Yeterli gemi adamı sağlama,
  • Yakıt ve kumanyaya gerekli dikkat ve özeni gösterme,
  • Eşyanın taşındığı ambarları ve konteyneri sağlam ve güvenli şekilde tutma,
  • Eşyaya dikkat ve özen gösterme,
  • Eşyayı gereği gibi yükleme, elden geçirme, istifleme, taşıma, muhafaza etme, boşaltma,
  • Belirlenen limanda eşyayı tesellüme yetkili gönderilene gecikmeden teslim etme,
  • Taşıma senedi düzenleme yükümlülükleri mevcuttur.

Rotterdam Kuralları ile taşıyanın özen yükümlülüğünün süresi yeniden belirlenmiştir. Taşıyanın yolculuktan önce, yolculuğun başlangıcında ve sefer süresince özen yükümlülüğü mevcuttur. Yükün
taşındığı yer kavramı da sadece ambarları değil, konteynerleri de kapsamaktadır.

3. Taşıyanın Sorumluluğu

Rotterdam kuralları ile taşıyanın sorumluluğu kapıdan kapıya (door to door) olarak belirlenmektedir. Eşyanın hasara, ziyaa veya tesliminde gecikme olursa taşıyanın sorumluluğu doğacaktır. Eşya, taşıma sözleşmesinde belirtilen varma yerine, taraflarca kararlaştırılan süre içinde teslim edilmezse gecikmeden söz edilecektir. Taşıyanın tazminat sorumluluğunun doğabilmesi için ise gecikmenin ekonomik veya maddi bir zarara yol açması gerekmektedir.

Rotterdam Kuralları ile getirilen en temel değişiklik taşıyanın teknik kusur sebebiyle sorumsuzluğuna ilişkin istisnanın kabul edilmemesidir. Geminin sevkine veya yönetimine ilişkin kusur teknik kusurdur. Teknik kusura örnek olarak rotada yanlışlık veya haritayı yanlış uygulamayı verebiliriz. Rotterdam Kurallarıyla teknik kusuru göstererek taşıyan sorumluluktan kurtulamayacaktır.

Taşıyanın sorumlu olabilmesi için zarara sebep olan olayın eşyanın taşıyanın muhafazasındayken meydana gelmesi gerekmektedir. Eşyanın taşıyan tarafından teslim edilmesinin üzerine gönderilen, eşyayı incelemek ve eğer kötü durumdaysa bu durumu teslim alındı makbuzunda belirtmekle yükümlüdür.

Zıya ve hasarın haricen belli olmayan durumunda, bildiri süresi teslimden itibaren 7 gündür. Haricen belli olmayan hasarlar kısa zamanda sayılıp tespit edilemeyecek hasarlardır. Ve seri bir muayane ile anlaşılmamaktadır. Bununla beraber bildirimin ise yazılı yapılması gerekmektedir.

Deniz yoluyla eşya taşıma sözleşmelerinde taşıyan tarafından sözleşme ihlal edilirse, zararı karşılaması gerekmektedir. Ödenecek tazminatta eşyanın teslim yeri ve zamanındaki değeri esas alınmaktadır Zıya
varsa bu meblağ, hasar mevcutsa eşyanın hasarlı ve hasarsız haldeki değerinin farkı tazminat olarak ödenektedir.

Eşyanın değeri, eşyanın borsa fiyatına veya böyle bir fiyat yoksa eşyanın cari piyasa fiyatına, bunların da yokluğu halinde, teslim yerindeki aynı nitelikte ve kalitede eşyanın olağan değeri esas alınarak belirlenmektedir. Taraflar arasında bir anlaşma yoksa eşyanın zıya ve hasarı durumunda dolaylı zararlar ödenmeyecektir.

Eşyada meydana gelen zıya ya da hasar nedeniyle navlun, ödenmiş olan harçlar ya da satış gibi gerekli bazı masrafların yapılmış olması halinde söz konusu masrafların, eşya ile ilgililerden ya da gönderilenden talep edilmesi mümkündür.

4. Taşıyanın Sorumsuzluğu

Taşıyanın eşyada meydana gelen zıya ya da hasar nedeniyle maruz kalınan tüm zararı tazmin etmesi söz konusu değildir. Sorumluluk riskini önceden hesaplayabilme şansına sahip olan taşıyanlar, navlunu ona göre tayin edeceklerdir.

Sorumluluğu sınırlayan tutar, ödenmesi gereken tazminat niteliğinde değildir. Zıya, hasar veya geç teslim sebebiyle taşıyan tarafından ödenecek tazminat miktarının üst sınırını göstermektedir. Taşıyan eşyanın zıya veya hasarından dolayı eşya ile ilgilinin sorumluluk sınırını aşan zararından sorumlu değildir.

Rotterdam Kurallarında sorumluluğun üst sınırının belirlenmesinde, hesap birimi olarak Uluslararası Para Fonu tarafından oluşturulan Özel Çekme Hakkı-ÖÇH (SDR) belirlenmiştir. Taşıyan, borçlarını yerine getirmemesi dolayısıyla, hangisi daha yüksekse, her bir koli veya yükleme ünitesi başına 875 hesap birimi veya eşyanın gayrisafi ağırlığı için her bir kg başına 3 hesap birimi ile sınırlı olarak sorumludur.

Taşıyanın tüm borçlarından sorumluluğu sınıra tabidir. Sadece, gecikme zararları ayrı bir maddede
ele alınmıştır. Gecikme sebebiyle oluşan ekonomik zarar, geciken eşya için ödenecek olan navlunun iki buçuk katına eşit bir miktar ile sınırlıdır.

Taşıyan sorumluluğunun bir kısmından veya tamamından kurtulmak için zıya, hasar veya gecikmenin sebebinin veya sebeplerinden birinin kendi kusurundan kaynaklanmadığını ispat etmek zorundadır.

Taşıyanın zıya veya hasardan sorumluluğu mutlak değildir. Farklı şekillerde de olsa sorumluluktan kurtulabilmektedir. Genel sorumluluktan, kusursuzluğa ilişkin gerekli özenin gösterildiği ispat edilerek kurtulabilmektedir. Bunun yanında taşıyanın sorumsuzluk sebepleri;

  • Mücbir sebep,
  • Denizin veya geminin işletilmesine elverişli diğer suların tehlike ve kazalarından doğan veya kaynaklanan zıya, hasar ve gecikme,
  • Savaş, Düşmanlık, Silahlı Çatışma, Korsanlık, Terörizm, Halk Ayaklanması ve İç Savaş,
  • Karantina Kısıtlamaları, Taşıyanın Kendi Riziko Alanından Doğmayan Alıkoyma,
  • İhtiyati Haciz veya El Koyma da Dahil Her Türlü Müdahale ve Engeller,
  • Grev, lokavt, iş durdurma veya diğer bir çalışma engeli oluşturuyorsa,
  • Yangın (taşıyandan kaynaklanmadığı ispatlanmalıdır.)
  • Makul dikkat ve itinaya rağmen gözden kaçan gizli ayıp,
  • Belge Üzerindeki Taşıtan veya Tasarruf Edenin veya Bunların Fiillerinden Sorumlu Olduğu Diğer Kişilerin Fiil veya İhmalleri,
  • Malın ambalajlı olarak veya özel bir ambalaj içinde taşınması gerekirken, yetersiz bir ambalaj ile veya ambalajsız olarak teslim edilmesi,
  • Denizde can kurtarma veya kurtarma teşebbüsüne ilişkin faaliyetlerden kaynaklanıyorsa,
  • Denizde mal kurtarma ya da buna teşebbüse ilişkin olarak alınan makul önlemler neticesinde,
  • Çevre zararlarını önlemeye veya önleme teşebbüsüne yönelik makul önlemler sonucu,
  • Eşyanın deniz yolculuğu sırasında feda edilmesi gerekiyorsa taşıyanın sorumsuzluğu söz konusudur.

Avukat Ece Deniz Vardar

İletişim

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawfirm.com

whatsApp →